Dr.Obengül Ejder TV 8 ‘de ÇOOK YAŞA programının konuğuydu. “Ergenlik Döneminde Sosyal Medya Kullanımı ” başlığı altında Anne Babalara Tavsiyelerde bulundu
Etiket: internet bağımlılığı
-
Ergenlik Döneminde Sosyal Medya Kullanımı
Dr.Obengül Ejder TV 8 ‘de ÇOOK YAŞA programının konuğuydu. “Ergenlik Döneminde Sosyal Medya Kullanımı ” başlığı altında Anne Babalara Tavsiyelerde bulundu.
-
Sanal mı, gerçek mi yaşamak istersiniz?
13 yaşındaki bir danışanım; ” evde en sevdiğim zaman elektriklerin kesildiği zamandır” demişti. “
Çünkü bir anda bir mum ışığı yanar ve herkes birbirinin yüzüne o zaman bakar. Küçük bir çocuk gibi hala, korkuyorum, derim babama .Bilirim ki bir tek o zaman açar bana kucağını, annem bir tek o zaman azarlamaz beni”
Televizyon, bilgisayar, cep telefonu derken bir ekrana bakar oldu herkes. Bu durumdan en çok aile bireyleri etkileniyor elbette. Sosyal paylaşım ihtiyacının, sesli hatta görüntülü sohbetin bir tık mesafede olması, çiftlerin birbirlerine olan ihtiyaçlarını azaltıyor. Bir çok işin internet ağı üzerinden gerçekleştirilebilmesi de eve iş getirilmesine, eşin ve çocukların özel zamanından çalınmasına neden oluyor.
Sanal seks, cinsel işlev bozukluklarına zemin hazırlıyor
Bir çok çift yatağa bile yatarken elinde cep telefonu ya da tablet bilgisayarla yatıyor. Teknolojinin yaşam alanlarına bu hızlı girişi ruh, beden , zihin bütünlüğü içinde gerçekleşen, “ haz alınan , haz verilen” bir eylem olan sağlıklı cinselliğin yaşanmasını engelleyip, daha yapay, daha ruhsuz , beklentisi yüksek ve daha bencilce olan sanal seksin tercih edilmesine neden oluyor. Bir süre sonra sanal iletişim ve ilişki biçimi bağımlılığa dönüşüyor. Bu durum da çiftlerin orgazm olamama, ereksiyon problemi ya da erken boşalma gibi cinsel işlev bozuklukları yaşamasına zemin hazırlıyor.
Sanal Yaşamın Ailenizi Bölmesin! İşte Önerilerim
1. Eğer ev hanımı iseniz çocuklar okuldayken, eşiniz işte iken internette yapmanız gereken işlemleri yapın, çocuklar gelince kapatın
2. Evde buluşulan saatlerde sürekli eleştiren, memnuniyetsiz, asık suratlı bir anne- baba olmayın. Aksine daha neşeli, paylaşımcı, sohbet eden, espri yapan , yaratıcı yanınızı ortaya çıkarın
3. Eğer çalışıyor iseniz, eve iş getirmemeye özen gösterin. Mecbur kalırsanız, herkes yattıktan sonra işlerinizi internette tamamlayın
4. Home ofis çalışıyorsanız , çalışma saatlerinizi aile düzeninize göre ayarlayıp, herkese eşit zaman ayırmaya gayret gösterin
5. Siz işten , çocuklarınız okuldan döndükten sonra ortak yaşam alanlarınıza cep telefonlarınızı, bilgisayarlarınızı sokmayın. Mümkün olduğu kadar kapatın, imkansızsa sessize alın.
6. Hafta sonlarını mutlaka ailece geçirin. Yüz yüze bakacağınız, el ele olacağınız çeşitli aktiviteler planlayın
7. Çocuklarınızın arkadaşlarıyla oynayabilmesi için ortamlar yaratın, ev dağılır, kirlenir diye korkmayın
8. Her fırsatta birbirinizin güzel ve güçlü yönlerini takdir edin, onaylayın.” Şımarır” diye sevginizi göstermekten çekinmeyin. Bazen bir sözle, bazen bir davranışla, bazen bir hediye ile ruhlarına dokunun.
9. Haftada bir gece eşinizle mutlaka dışarı çıkın; flört dönemlerinizde gitmekten hoşlandığınız yerlere gidin, eski arkadaşlarınızla buluşun veya ortak bir hobi edinin
10. Cinsel istek ve arzularınızı eşinizle konuşmaktan çekinmeyin, haz alıp, haz veren doyumlu bir cinsel birliktelik için birbirinize zaman ayırın. -
Çocuklarınızı İnternet Tuzaklarından Koruyun
Bir pazar günü, akşam üzeri gazetemi okuyordum, bir yandan da kızımın tablet bilgisayarından radyo dinliyordum. Ara sıra bilgisayarına gelen mesajlar yüzünden müzik kesiliyordu, önce çok dikkatimi çekmedi, daha sonra mesajlar o kadar sık gelmeye başladı ki , bilgisayara bakma ihtiyacı hissettim. Biliyorum birbirmize ait özel eşyalarımızı karıştırmamlıyız, ancak bir anda karşıma açılan mesajları görünce şok oldum. Gözlerime inanamadım, bir arkadaşlık sitesinden geliyordu mesajlar ve cümlelerin çoğu cinsel içerikliydi. Kızıma küfrediyor, bir sürü hakaretler yağdırıyordu. Bir baba olarak ne yapacağımı bilemedim. Kan beynime sıçradı, hemen bilgisayarı alıp içeriye geçtim ve geçmişteki bütün mesajları okumaya başladım.
Kızımın da küfürlü yazılara aynı şekilde cevaplar yazdığını gördüm. Daha kızım 15 yaşında , evde ne annesi ne de ben asla bu şekilde konuşmayız, bu kadar kötü kelimeyi nerden biliyor olabilir? O güne kadar böyle bir şeyin başımıza gelebileceğini hiç düşünmemiştim. İnanılmaz sinirlendim ve kızımın dersaneden gelmesini bekleyemeden önce bilgisayarı kırdım, sonra odasına gittim ve diğer eşyalarını karıştırdım, pek bir şey bulamadım ama eğer evde olsaydı galiba onu da feci şekilde dövebilirdim. Annesi beni zor sakinleştirdi.
Bir saat sonra kızım eve geldi, gördüklerimi anlattım , elindeki telefonunu aldım ve onu da kırdım, sokağa çıkmasını yasakladım, servisin dışında başka hiçbir şeye binmemesini söyledim. Kızım da ağlamaya başladı, adamın birinin kendisini sürekli mesajlarla taciz ettiğini, korkusundan bize söyleyemediğini, yaklaşık üç aydır bunun devam ettiğini anlattı.
Sabaha kadar uyuyamadık, ne yapıcağımı bilmiyorum, adamın mesajlarında ne ismi var, ne yaşadığı şehir, ne telefon numarası, nasıl bulacağım? Kızımı bu adamdan ve benzeri kişilerden nasıl koruyacağım. Biz kızımız evde , akşamları yanımızda diye güvende zannediyorduk, meğerse bilgisayar ortamı daha da tehlikeliymiş, şimdi ne yapmalıyız doktor hanım?
Çocuklarınıza bilgisayar kullanmayı ve kurallarını öğretmelisiniz
Çağımızın elbette vazgeçilmez araçlarından bir tanesi bilgisayar ve internet. Özellikle çocukların ve gençleirn bu hızlı iletişim ağına ayak uydurmaları çok kolay oluyor. Ancak henüz hiçbir hayat tecrübesi olmayan, masum çocuklarımız dışarıdan gelebilecek tehlikleden bir haber yaşıyorlar.
Çünkü ne yazık ki anne babalarının çoğu ne bilgisayar kullanmayı biliyor, ne de internet kullanıcılığının kurallarını. Doğal olarak bilmedikleri bir konuda da çocuklarını uyaramıyorlar.
Bazı anne babalar ise internet kullanmayı bilseler bile ya oyun sitelerinin, ya da seks sitelerinin bağımlısı olmuşlar bile. Böylece aile içinde çocuğa kötü örnek olduğunun farkına bile varamayan birileri oluyor.
- İlk okul çağındaki çocuklarınızın cep telefonu ihtiyacı yoktur, onlara cep telefonu almayın, evde bilgisayar kullanımı günde 30 dakikayı geçmemeli
- Orta okul çağındaki çocuklarınızın telefonu varsa bile kısıtlı görüşmeye açık olmalı ve internete kapalı olmalı , evde bilgisayar kullanımı günde 45 dakikayı geçmemeli
- Lise çağındaki çocuklarınızın cep telefonu ve bilgisayarları olabilir ancak ders çalışırken cep telefonları kapalı olmalı, evde bilgisayar kullanımları günde 1,5 saati geçmemeli
- 18 yaşından küçük çocukların kullandıkları bilgisayarların ya da tabletlerin çocuk koruma programı olmalı, uyuşturucu kullanımını anlatan siteler gibi zararlı sitelere veya seks sitelerine girişleri engellenmeli
- Çocuklarınıza internette girdikleri tüm siteleri takip ettiğinizi, tanımadığı kişilerle ne facebook ne de arkadaşlık siteleri aracılığı ile görüşmemeleri gerektiğini anlatmalsınız
- Başkasının yerine hesap açmanın yasak olduğu gibi, diğer bilişim suçları konusunda da çocuklarınızı eğitmelisiniz
- Çocuğunuzla sürekli iletişim halinde olmalı, kendini rahatsız eden ya da taciz eden kişiler olduğunda korkmadan sizinle paylaşması gerektiğini söylemelisiniz
- Ailece birbirinize yakın olmalı, kaliteli vakit geçirmeli, çocuklarınızın gerçek hayatta sosyalleşmesine olanak sağlamlısınız
-
Bilgisayar ve İnternet Kullanımında Anne Baba Denetiminin Önemi
Bu Anne – Baba feryatlarına kulak verelim!
- “Oğlumu internet kafeden çıkartamıyorum.”
- “Kızımı bilgisayar başında yaşıyor, sabahlara kadar chat-leşiyor, odasına bizi almıyor.”
- “Oğlum yemeğini bile bilgisayar önünde yiyor, haftalardır yıkanmıyor bile, oynadığı oyunda yenilirse ağlıyor, kazanana kadar bilgisayar başından kalkmıyor!”
- “Okuldan devamsızlık yazısı geldi, okula gidiyorum diye çıktı, internet kafedeymiş! Dövdüm olmadı, kızdım olmadı, anlattım olmadı…”
- “Öğretmen internetten araştırma dersi veriyor diye, konu komşuya muhtaç olmayalım, internet kafelere çocuğumu yollamayalım diye eve bilgisayar aldık, internet bağlattık, ödev yerine oyun oynuyor, bilgisayarı kaldırsam bu seferde okula gitmemekle tehdit ediyor, ne yapacağımı şaşırdım?!”
- “Evde yetmiyormuş gibi bir de cep telefonlarından internet bağlantısı çıktı, alsan bir türlü, almasan bir türlü, evden kaçarım diyor, arkadaşınınkini kıskanıyor, evden para çalıp, oyun satın alıyor, ne yapacağız doktor hanım?”
Aile Terapisti Madde Bağımlılığı Danışmanı, Dr.Obengül Ejder; bilgisayarda çok zaman harcayan, diğer aktivitelere ilgisiz kalan, ders ve arkadaşlarına zaman ayırmayan, internet bağlantısı engellendiğinde aşırı tepki gösteren gençlerin internet bağımlısı olabileceğini söyledi. Bunun herhangibir bağımlılık biçiminden farksız olduğunu söyleyen Ejder, bu durum tespit edildiğinde bu bağımlılığın ardındaki nedenlerin araştırılması gerektiğini ifade etti.
Netkolizmin (İnternet Bağımlılığının) en az diğer bağımlılık türleri kadar tehlike arz ettiğini söyleyen Dr. Obengül Ejder, gencin yaşına bağlı olarak geleceğe yönelik belirsizliklerin; bireysel ilşikilerde sorun, kimlik arayışı, başarısız olma korkusu, aile içi çatışmalar, bireyin çekici sanal dünyaya kaçmasına yol açabilen etkenler olduğunu ifade etti.
Verdiği seminerlerde gençler üzerinde tehlikle yaratan oyunlar, uygunsuz web siteleri, çocuk gelişimi konusunda tehlike yaratan chat ortamları, ICQ, MSN, facebook gibi sohbet programlarında zararlı siteleri filtreleyen koruma programları ile çocukların girdiği sitelerin aileleri tarafından kontrolüne müsade eden programlar konusunda bilgisayar mühendisi (……………….) ile ailelere yönelik bilgilendirme içerikleri sunan Ejder ayrıca BATEM tarafından özel olarak geliştirilen Bilgisayar Kullanımı Kontrol Programı’nı (KOP) kullanmakta ve böylece bilgisayar ve interenetin kontrollü kullanılabilmesini hedeflemektedir.
Ejder, denetimsiz ve aşırı internet kullanımının olumsuz etkisinin bağımlılık olarak tanımlanabileceğini söylerken bu bağımlılığın da şu maddelerle karakterize edilebileceğini ifade etti:
- İnternete bağlı değilken bile internet hakkında olan düşünceler,
- Tatmine ulaşılması için giderek artan bir şekilde İnternet kullanımı,
- İnternet kullanımını kontrol edememe,
- İnternet kullanımını kesmeye veya harcadığı zamanı düşürmeye çalıştığında kişinin huzursuz hissetmesi ve daha çabuk sinirlenmesi,
- İnternet kullanımını gerçek hayat problemlerinden bir kaçış gibi görmesi,
- İnternette daha fazla zaman geçirmek için ailesine ve arkadaşlarına yalan söylemesi,
- İnternet kullanımı yüzünden eğitim, iş veya kariyer fırsatını riske atması,
- İnternet erişimi için harcanan olağandışı ücretlere rağmen kullanıma devam edilmesi,
- İnternete bağlı olmadığı zamanlarda kişinin sosyal yaşamdan geri çekilmesi veya içine kapanması,
- İnterneti ilk kullanmaya başladığı zaman ile karşılaştırıldığında şu anki kullanım süresinin uzaması…
Eğer birey yukarıda açıklanmış olan belirtileri 12 aydan kısa bir süre içinde bu maddelerden 4 veya daha fazlasını gösteriyorsa bu kişi internet bağımlısı olarak adlandırılmaktadır.
Dr. Obengül Ejder bu konuda ailelere yönelik şu gibi tavsiyelerde bulunmaktadır:
- “Çocukların ödevleri gereği dışında günde 1.5 saatten fazla internet başında vakit geçirmelerine izin vermeyin.”
- “Bilgisayarı ev içinde ortak kullanım alanlarına taşıyın.
- “Bilgisayarınızda mutlaka filtre programları kullanın.”
- “Aile içi ilişikilerini artırarak, birlikte kaliteli vakit geçirmeye, birbirinizi dinlemeye ve çocuğunuzu tanımak adına vereceği önemli mesajları baskı kurmadan, yapacağınız konuşmalar esnasında almaya çalışın.”
- “Çocuğunuzu bir spor ya da sanat dalına yönlendirerek mutlaka gerçek bir sosyal dünyayla meşgul edin.”
- “Çocuğunuzun yakın arkadaşlarının aileleri ile tanışın, işbirliği, iletişim içinde olun.”
- “Çocuğunuzun sanal arkadaşlıklarını mutlaka takip edin ve bilgisayarınıza takip programları yükleyin.”
Son olarak bilgisayar kullanımının mutlaka denetlenmesi gerektiğini belirten Ejder, gençlerin derslerine ve diğer sorumluklarına öncelik tanınmasının sağlanması konusunda ailelerin yönlendirlmesi gerektiğini ve sorunun çözümü için gerekirse bir uzman yardımı alınabileceğini belirtti.