Etiket: vajinismus adana

  • Vajinusmusun Nedenleri ?

    Çöp kutusuna bir arada atılmış çeşitli duygu ve düşüncelerden oluşur vaginusmus. Bazen neden basit bir utanma veya cinsel bilgi eksikliği olabilirken, bazen de bilinçaltına atılmış, eski bir taciz veya travma öyküsünün bu günkü izdüşümleri olabilir.

    Biyolojik nedenlerle daha az karşılaşmamıza rağmen , ayırıcı tanı açısından Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı tarafından muayene edilmesi şarttır.

    1. Biyolojik Etmenler:

    • Vagina kanal ağzının daralması
    • Kızlık zarında yeterli açıklığın olmaması
    • Vaginal enfeksiyonlar
    • Vaginal tümörler
    • Vaginada kuruluk
    • Genital bölge kanserleri
    • Genetik bozuklukjlara bağlı vaginanın olmaması

    2. Psikososyal Etmenler:

    • Cinsel tabular,
    • Yanlış bilgiler ve inanışlar
    • Olumsuz dinsel ve ahlaki şartlanma
    • Cinselliği değersizleştiren ve aşağılayan bir aile tutumu
    • İstemeden zorla evlendirilme, eşini sevmeme,
    • Eşle uyumsuzluk ve iletişimsizlik
    • Cinsel şiddet veya tacize uğrama
    • Baskıcı otoriter baba veya zayıf , güçsüz anne modeli
    • Eşcinsel özdeşleşme
    • Kızlık zarını yitirme korkusu
    • Acı duymaya dair yüksek kaygı
    • Hamilelik korkusu
    • Bağlanma korkusu
    • Obsesif veya sınırda kişilik bozukluğu
    • Bilinçaltına itilmiş düşünce veya davranışın psikosomatik etkisi

     

  • EVLİ BAKİRELER

    Cinsel İşlev Bozuklukları hala Türk toplumunun kanayan yarası …Cinsel İşlev Bozukluklarının başında da Vaginusmus dediğimiz cinsel birlikteliği erteleme ve kaçınma hastalığı yer alıyor. % 100 tedavisi mümkün olmasına rağmen hala binlerce çiftin yaşadığı bir problem maalesef ki…

    Vajinusmus Kader Değildir!

    10 yıl önce bir arkadaş ortamında tanıştık, eşim çok anlayışlı, kibar bir adamdı, bana olan ilgisine kayıtsız kalamadım. Üç yıl çıktık, ailelerimiz arasında bir anlaşmazlık olmadı.Yedi yıl önce de evlendik. O gece oteldeydik, ancak içimi korku kapladı, “ya çok kanarsa, ya hastanelik olursam , tüm otel personeline rezil olursam ?“
    Bir keresinde küçükken ablamın arkadaşları konuşuyordu, duymuştum, çok acıyor demişlerdi.

    Eşime bir şey belli etmemeye çalıştım. Ama bütün vücudumun kaskatı kesildiğini hissettim, eşimi itmeye ve hıçkırarak ağlamaya başladım.2 yıl sonra etraftan çocuk baskıları geldi. Bir kadın doğum uzmanına gittik, muayene etmek istedi ama ben buna izin vermedim. Doktor bana sen “Vaginusmus “ hastasısın dedi.

    Görüşmemizin sonunda bana bazı ödevler verdi, parmaklarımla vaginaya masaj yapacaksın dedi. Ama ben bunu hiç yapamadım. Bir daha da gitmedim. 3 yılın sonunda evliliğimizde sorunlar yaşanmaya başladı, sürekli kavga eder olduk.

    Yedi yılımız böyle geçti, şimdi eşim benden boşanmak istiyor ” ya doktora gideriz, ya da boşanırız” dedi.

     

     
  • Vajinismus Hakkında Bilinmeyenler

    • Vajinismus bir hastalık değil ailesel yani evli çifte ait bir problemdir. Kadının ve erkeğin ortak bir sorunudur. Bu nedenle cinsel terapide bir tarafın diğerini suçlamaması veya anlayışlı olması öğütlenir.
    • Kişinin istediği kişiyle evlenememesi vajinismusa neden olmaz. “Başkasıyla evlenseydim yine de olur muydu?” sorusu hep akla gelir. Ama bu sorunun eşlerle bir ilgisi yoktur. Hatta evlenmeden önce uzun yıllar flört eden çiftlerde evlenince bu sorunu yaşayabilir.
    • Cinsel terapide başarı şansını arttıran en önemli faktör eşlerin seanslar sırasında kendilerine verilen ev ödevlerini uygun bir şekilde uygulaması ve sonuna kadar tedaviye inançlarını yitirmemeleridir.
    • Genel anestezi altında ilişkiye girilmesi, alkol alıp sarhoş olup cinsel ilişkiye girmesi, sakinleştirici, kas gevşetici ve antidepresan ilaçlar da tedavi edici değildir. Aksine bu tip ilaçlar cinsel isteği azaltabilir.
    • Kızlık zarlarının çok kalın olması, bilinenin aksine, vajinismusa yol açmaz.
    • Bu rahatsızlık ilk cinsel ilişki de ortaya çıkabileceği gibi uzun yıllar normal bir işlevsellikten sonra da ortaya çıkabilir.
    • Vajinismus sosyokültürel ve ekonomik düzeyi yüksek, daha çok okuyan veya üniversite mezunu çitlerde daha sık olarak görülmektedir.
    • 10-15 yıldır evli olup halen ilişkiye giremedikleri için boşanan veya evliliklerini bu şekilde kabullenip “aseksüel” olarak yaşayan çiftlerin sayısı az değildir.
    • Bir partnerle yaşanan sorun başka bir partnerle ortaya çıkmayabilir.
    • Eğitim, kültür ve sosyal seviye ile ilgili değildir. Sadece cahil insanlarda olmaz, üniversite mezunu çiftlerde görülebilir.
    • Ülkemizde cinsel sorunla başvuran kadınların en büyük grubunu oluşturmaktadır.
    • Vajinismus problemi yaşayan kadınların yüzde 80″i ve eşlerinin yüzde 90″ı evliliklerinden yeterince doyum aldıklarını ifade etmektedirler.
    • Vajinismuslu kadınların yüzde 57″si kocalarını bu konuda düşünceli ve kendilerine yardımcı, yüzde 15″i öfkeli ve saldırgan, yüzde 28″i tepkisiz olarak değerlendirmektedir.
    • Vajinismuslu kadınlar genellikle giriş dışındaki cinsel aktivitelerden oldukça zevk alırlar ve ön sevişmeyle orgazm olabilirler.
    • Vajinismuslu çiftleri bu problemin yalnızca kendilerinde var olan garip bir sorun olduğunu düşünüp hekime başvurmazlar. Öncelikle çözümü büyü yapılmasıyla bağlandıklarını düşünerek tıp dışı alanlarda ararlar, sonuç başarısızdır.
    • Vajinismus sadece cinsel ilişkiye değil, muayene ve tampon gibi bazı durumlara da müsaade etmez.
    • Hemen bütün yaş grubundaki kadınları etkileyebilir.
    • Görülme sıklığı her 100 kadından ikisinde bu duruma rastlanıldığıdır.
    • Vajinismusda yeterli istek veya ıslaklığın sağlanamaması söz konusu değildir.
    • Vajinismuslu hastalar ailelerden gelen “neden hala çocuk yapmıyorsunuz?” şeklindeki eleştiriler ile boğuşmaktan sıkıldıkları için bir cinsel terapiste baş vururlar.
    • Bazen vajinismus bir koruma davranışı olarak ortaya çıkabilir. Daha önceki deneyimlerinde incitilmiş kadınlarda, cinsel ilişkiden kaçmak amacı ile vajina kaslarının kasılması ortaya çıkabilir.

    Son olarak; vajinismus hastalarına önerimiz: “Yalnızca tedaviye başlamayı isteyin. Bir cinsel tedavi merkezine başvurmakla tedavideki çok önemli bir basamağı aşmış olacaksınız.”

  • Vajinismus Tedavisi

    Bilinçdışında geçmişte yaşanmış yada duyulmuş olumsuz bir olayın eşe istemeden yansıtıldığı vajinismus her zaman tedavi edilebilir. Sorunun bilinçdışı istek ve şartlı refleks ile ortaya çıktığından bu nedeni ortadan kaldırmak için bilinçdışı süreçlerde zihinsel manevralar yapıp yeni olumlu şartlı refleks arkları oluşturmak gerekir.

    Önce özel bir ilgi ve uzmanlık alanı olan cinsel terapist tarafından çiftin cinsel öyküsü alınır ve cinsel terapistin gerekli gördüğü durumlarda , bir jinekolog tarafından tam bir jinekolojik muayene yapılır. Ama vajinismus sorunu olan kadınların büyük çoğunluğu jinekolojik muayene olmak istemezler hatta muayene hakkında konuşulması bile aynen ilişkide olduğu gibi panik ve korkuya sebep olabilir. Daha sonra bilinç altındaki gereksiz korkuları yenmek için danışanların rahatlatılması, gevşemesi, heyecan ve korkuları yatıştıracak ruhsal bir ortam oluşturulması için cinsel terapiye geçilir. Çifte cesaretli olmaları, başaracaklarına inanmaları ve güvenerek sabırla beklemeleri konusunda telkinlerde bulunulur. Cinsel terapi sırasında çifte ayna tutma egzersizleri, idrar tutma egzersizleri, çatı kaslarını gevşetme ve kasma egzersizleri, kegel egzersizleri, parmak egzersizleri, sınırlı penis girişi egzersizleri vb. “invivo duyarsızlaştırma”, “invitro duyarsızlaştırma” ve “pelvik taban rehabilitasyonu” öğretilir. Tedavinin birinci aşamasında invivo duyarsızlaştırmada hastanın kendi vücudunu tanıması için “dokunma ve okşama egzersizleri” ve parmak egzersizleri yaparak, bir anlamda ilişki sırasında ortaya çıkan panik atağın küçük çaplı bir benzerini yaşaması hedeflenir. İnvitro duyarsızlaştırma da ise benzer durum hastanın kendi parmağı ile değil bazı cam tüpler, plastik kanüller veya eşinin parmağı ile sağlanır. Her ikisinde de amaç; vajinanın genişleyebilir bir organ olduğunun kişiye gösterilmesi, ilişki sırasında yaşanan panik atağın küçük bir benzerinin oluşturulması ve bununla başa çıkmayı öğrenmeyi sağlamaktır. Egzersizler sırasında yapay kayganlaştırıcıların kullanılabilir. Bu duyarsızlaştırmayla paralel olarak hastanın pelvis kaslarını tanımasını ve onlara hakim olmasını sağlayan Kegel Egzersizleri de yapılır. Cinsel terapide eşten gelen ruhsal destek çok önemlidir. Tedavinin ikinci aşamasında ise ilişki öncesi ön sevişmenin uzun tutulması ve kadının iyice uyarılmasının üzerinde durulur. Cinsel terapistin uygun görmesi durumunda ilaç tedavisi de uygulanabilir. Cinsel terapi süresi hastalığın şiddetine göre birkaç seanstan 10-12 seansa kadar değişebilir.

    Son olarak uygun tedavi yöntemleri ve tecrübeli bir cinsel terapist ile tedavi şansı % 95 -100’dür.

    Vajinismusta Koruyucu Tedavi

    Vajinismus ülkemizde batılı toplumlara göre daha yaygın bir sorundur. Ama çiftlerin “evlilik öncesi cinsel danışmanlık” hizmeti almaları koruyucu tedavide çok önemlidir. Evlilik öncesi cinsel danışmanlık için cinsel terapiste giden çiftlerde yukarıdaki tüm etmenler olsa da vajinismus olmaz. Korunmanın tek çaresi de budur. Ayrıca ergenlik dönemine girmeden genç kızların “ergenlik öncesi cinsel danışmanlık” hizmetlerinden faydalanmaları da önerilmektedir.

  • Vajinismusa Neden Olan Önyargılar ve Belirtileri

    • İlk birleşme her zaman acı verir,
    • Kızlık zarı aile şerefini korur, yırtılır, kanar ve patlar gibi ön yargılar,
    • Cinsellik erkeklerin gereksinimidir,
    • Cinsellik kadınları için zorunludur,
    • Cinsel ilişki kötü ve acı vericidir,
    • Erkekler potansiyel tehdit kaynağıdır,
    • Erkekler baskındır,
    • Vücuda giren bir şey zarar verebilir ve şiddet içerir,
    • Korku ve öfke daima bastırılmalı, asla dışa vurulmamalıdır,
    • Kadınlar zayıf ve çaresizdir,
    • Erkeklere güvenilmez.

    Vajinismusun Temel Belirtileri

    O an geldiğinde kişi panik atak benzeri bir durum yaşar. Eşini iter, kasılır. Korkar, bilinci açık olsa da kontrolünü yitirir, kontrol bilinçdışının eline geçer. Kişi bilinçdışı tarafından negatif bir hipnoz transı haline getirilir. Endişe, korku, kaygı duyar.

    Kişi zamanla aşağıdaki duygu ve düşüncelere kapılabilir:

    • Duygusal tatminde azalma,
    • Herkesin bu kadar kolay yaptığı bir şeyi ben nasıl yapamıyorum?” şeklinde suçluluk,
    • Utanç duyma,
    • Kendinden nefret etme,
    • Hayal kırıklığı hissi,
    • Aile büyüklerinin veya yakınlarının “Ne zaman çocuk sahibi olacaksınız?” soruları nedeniyle duyulan korku,
    • Zamanla meydana gelen cinsel isteksizlik vb.
  • Vajinismusun Nedenleri

    Vajinismusun en sık nedenleri psikolojik kaygılardır. Kız çocuklarına öğretilen veya irademizin bilinçdışımıza kodladığı “cinsellik kötüdür”, “kızlık zarı çok değerli ve korunması gereken bir şeydir” düşünceleri bu problemin ortaya çıkmasında önemli bir yer tutar. Bazen neden cinsel bilgi eksikliği, basit bir utanma ve cinsel duygulardaki baskılanma olabilir. Bazen de altta yatan neden özellikle çocukluk dönemindeki travmatik bir yaşantıdır. Bu durumda geçmiş de yaşanmış taciz gibi travmatik olayların bilinçdışına itilen bugünkü izdüşümleri ve etkileri gibi daha karmaşık içsel çatışmalar, yanlış kalıplar yada zorlamalar beden-zihin bütünlüğünü bozup vajinismusa neden olabilir. M. Erickson’un dediği gibi “defolu bir öğrenme ve kabullenme” vardır.

    Nedenleri davranışsal, bilişsel, dinamik ve varoluşsal modellere göre de ele alabiliriz. Yani geçmişte yaşanmış bir taciz, ensest ilişki yada kötü bir cinsel deneyimin kötü ve acı verici olarak değerlendirildiği davranışsal model, yine geçmişte maruz kalınan cinsel yasaklar ve abartılı ilk gece hikayelerin bilinçdışında oluşturduğu cinsellikle ilgili negatif şemaları içeren bilişsel model, daha çok Freud”un ruhsal gelişim evrelerinden cinsel kimlik gelişiminin ilk basamağı olan fallik dönem sorunlardan kaynaklanan dinamik model ve kadın kendini eşine ifade etmesi, farkında olmadan kendi varlığını eşine hissettirmesi ve istediği ilgiyi görmesi için başlattığı bilinçdışı otomatik hareketleri içeren varoluşsal model şeklinde nedenler ele alınabilir. Model veya modellerin çabuk tespiti vajinismus tedavisine yön verir. Örnek olarak; davranışçı ve bilişsel yöntemle başarıya ulaşan bir tedavi sonunda cinsel ilişki yaşanır ve sorun çözülür. Fakat vajinismus nedeni eşe ve yaşama karşı kendini var etme çabası gibi varoluşsal bir yapı ise, zamanla yaşanılan cinsel ilişkiye karşı bunaltı ve kaygı duyulmaya başlanır ya da yaşanılan ilişkiden yeteri kadar cinsel haz alınmaz. Nedeni bilenemez. Her şey yolundadır, yıllardır çekilen sorun çözülmüştür ama bir anda anlamsız bir boşluğa düşülür. İşte varoluşsal model bu sorunun çözümüne ışık tutabilir. Bu nedenle her vakaya davranışsal, bilişsel, dinamik ve varoluşçu yaklaşımları içeren “bütüncül psikoterapi” çerçevesinden bakmak doğru bir yaklaşım olacaktır.

    Dinamik modele göre vajinismus; cinselliğin kirli ve kötü bir şey olarak görüldüğü bir savunma tepkisidir. Yani kadın, bilinçdışında, saldırgan ve tehditkar olarak algıladığı erkekle birleşmeyi reddeder. Vajinismuslu kadınlar annelerinin, kendisini ve çocuklarını korumaktan aciz, çaresiz ve bağımlı olduğunu düşünürler ve cinsel ilişkiyi annenin bu zavallılığıyla özdeşleşme çağrışımı yaptığı için, ilişkiye girmemeyi en iyi savunma olarak algılarlar. Sonuçta, vajina istem dışı kasılır, cinsel birleşme olanaksız hale gelir.

    Nedenleri çoğaltmak mümkündür. “Hastalık yoktur hasta vardır” deyimini anımsatıp, en sık rastlanılan vajinismusa yol açan nedenleri genel olarak sıralayacak olursak:

    • Kızlık zarının çok değerli ve korunması gereken bir şey olduğu düşüncesi,
    • Cinsel kimlik bozukluğu yani eşcinsel özdeşleşme,
    • Cinsel bilgi eksiklikleri,
    • Geçmişte cinsel tacize veya tecavüze uğrama,
    • Kızlık zarının yırtılması sırasında korkunç bir acı duyulacağı fikri,
    • Ağrı ve acı duyulacağına dair korku ve inanışlar,
    • Ağrı eşiğinin düşük olması,
    • Utanma ve cinsel duygulardaki baskılanma,
    • Baskıcı ve otoriter bir baba,
    • Zayıf, güçsüz yada baskın bir anne,
    • Pasif, bağımlı yada aşırı anlayışlı koca,
    • Cinsel uyarılmada problemler,
    • Vajinal kayganlıkla ilgili problemler,
    • Cinsel isteksizlik,
    • Genç kızlık döneminde seksin pis ve kötü olduğunu öğreten yanlış ve katı eğitim tarzı,
    • Kadının cinsel bir meta veya cinsel bir obje olarak algılanması,
    • Cinsel organın giriş yerinin bilinmemesi,
    • Kızlık zarının korunması fikrinin yaşattığı ve şartlandırdığı gerginlik,
    • Çocuklukta ve grenlikte “bacaklarını kapa”, “eteğini ört” gibi uyarılar,
    • Cinsel mitler,
    • Çocukluktan kalma korkular,
    • Cinsellik konusunda yerleşmiş yanlış ön yargılar,
    • Katı ahlak kuralları ve tabular,
    • İlk cinsel ilişki sırasında kadının canının fazla yanması,
    • Vajinanın içine herhangi bir şey giremeyecek kadar ufak olduğuna dair yanlış inançlar,
    • Aşırı katı bir toplum düzeni içinde yaşama,
    • Görücü usulü evlenmeler,
    • Cinsel ilişkinin çok ağrılı olacağı yanlış bilgisi,
    • Bilinçdışında yaşanan suçluluk, ayıp, günah gibi fiziksel, kültürel, dinsel ve ahlaki korkular,
    • Bilinçdışına itilmiş bilinmeyen bir düşünce yada davranışın psikosomatik etkisi,
    • İlk gece korkusu,
    • Ağrılı bir jinekolojik muayene,
    • Simgesel olarak zihninde aşırı büyütülen penis yüzünden çok acı çekme veya parçalanma korkuları,
    • Geçmişte genital bölgeye gelen bir darbe yada travma,
    • Gebe kalma korkusu,
    • Çocuklukta makattan fitil kullanılması,
    • Uygun olmayan veya istenmeyen bir birliktelikte eşten sakınma,
    • Bazı enfeksiyonlar ve anormalliklerde vajinismusa yol açabilir. Bunlar: Endometriozis, kronik enfeksiyonlar, kızlık zarının gergin olması vb.
  • Vajinismus

    Vajinismus nedir?

    Kadında cinsel ilişkinin olduğu anatomik bölgeye vajen adı verilir. Vajenin etrafındaki kasların kasılması, tüm vücutta bir kasılma, endişe, korku ve panik hali, kadının bacaklarını sıkıca kapatması ve elleriyle eşini itmesine yol açan, istemsiz bir şekilde yani kadının kontrolü dışındaki bilinçdışı vajinal kasılmalara vajinismus denir. Halk arasında evli bakireler, tamamlanmamış evlilik veya cinsel fobi, tıp literatüründe cinsel işlev bozuklukları sınıflamasında ise cinsel ağrı bozukluğu da denilir.

    Sebepleri nelerdir?

    • Medikal/fiziksel durumdan kaynaklanan acılı birleşme
    • Acı korkusu
    • Yüksek kaygı
    • Yetersiz cinsel eğitim
    • Ev yaşantısında katı ve dengesiz dini öğretilerin olması
    • Evde şiddet yaşantısı
    • Geçmişteki cinsel taciz yaşantısı
    • Hamilelik korkusu
    • Bağlanma korkusu
    • Kalıplaşmış olumsuz yargılar

    Nasıl tedavi edilir?

    Vajinismusun bugün için bilimsel olarak başarısı kanıtlanmış tek tedavi yolu cinsel terapidir. Vajinismus cinsel tedaviye en iyi ve en kısa sürede yanıt veren cinsel işlev bozukluğudur. Uygun cinsel terapiyle yüzde yüze yakın düzelme olur. Cinsel terapi çoğunlukla çift görüşmesi şeklinde sürdürülür. Vajinismusu, çiftin sorunu olarak ele almak ve partneri de buna ikna ederek tedaviye aktif katılımını sağlamak çok önemlidir. Erkekler vajinismusu bir hastalık olarak kabullenmedikleri, belki de doğru bilgiye ulaşamadıkları için durumu istenmeme ve reddedilme olarak algılayıp, kırgınlık ya da öfke duyabilirler. Bazen durumun kendi yetersizlikleriyle ilgili olabileceğini düşünüp, kaygıyla zaman içinde cinsel isteksizlik ve sertleşme sorunları gelişebilir. Bu nedenle önce kapsamlı cinsel yaşam öyküsü alınır. Çiftin zorlukları değerlendirilir, kaygıları araştırılır. İlk seanslarda yapılan gecikmiş bir cinsel eğitimdir. Çiftin cinsel sağlıkla ilgili bilgilendirilmesi, yanlış inanışların düzeltilmesi, cinsel organlar ve cinsel fizyolojiyle ilgili doğruların aktarılması hedeflenir. Sonrasında egzersizlerle kademeli olarak kasılmanın ve girişle ilgili korkuların üzerine gidilir.